Prince of Persia oyunlarının geçmişinden bahsetmeyi gerek görmeden bir giriş yapıyorum. Zira köklü bir geçmişe sahip olan PoP serisini bilmeyen oyuncu yoktur. Oynamayan oyuncu kitlesi ise pek azdır. Son dönemlerde başarılı oyunların sinema uyarlamalarını da beyaz perde de görmeye başladık. Bunun son örneğinde Prince of Persia: The Sands of Time oldu. Filmi seyrettim, kimi zaman oyuna sadık kalan yönleri olsa da, kimi zaman oyun ile alakasız şekilde inişli çıkışlı, ama eğlenceli bir PoP filmiydi. Yapımcıların The Forgotten Sands isimli yeni denemeleri ise kendi açıklamalarına göre filminden farklı bir yapmı olacaktı. Prince oyunlarının ana serisini izleyen 4. oyunun ise seri için yep yeni bir deneyim ve başlangıç olacağını da söylemişlerdi. Ama ne yazık ki bekledikleri gibi olmadı, üstelik serinin fanlarını da hayal kırıklığına uğratan bir yapımla çıkmışlardı karşımıza. Gerçek Prince ögelerinden uzaklaşıp kendi yolunu çizmeye çalışan, bunu yaparken de çizgiselleşen bir yapım olarak geldi. Neyse ki yapımcı firmanın bu yalnışlığın farkına varması pek zaman almadı. Derken geçtiğimiz haftalarda yeni Prince oyunuda raflar daki yerini aldı, bizlere ise oyunu deneme fırsatı doğdu. 4. oyundan sonra açıkçası yeni gelecek oyuna da pek umutlu gözlerle bakmamıştım. Bunu yapmakta iyi de etmişim, çünkü Prince çizdiği karizmayı yalnızca bir parça daha kurtarmış o kadar. Hala o eski oyunların tadını alamıyoruz.
ZAMANIN KUMLARINDAN, UNUTULAN KUMLARA
Şunu belirtmeliyim ki, yapım biraz aceleye gelmiş. Ama eski oyunlardaki atmosferi yakalama çabasına da girilmiş. Büyüleyici bir CGI giriş videosu ile, eski oyunlardan aşina olduğumuz antik yapılar ve geniş çöller ile yeniden buluşma fırsatı oldu. Bir Prince oyununda olmazsa olmaz konsept budur. Geniş ve kurak çölleri aralayan Prince, ilk ve ikinci oyun arasında kalan zaman dilimin de macerasına devam ediyor. Savaşın ortasında eğitim + ilerleme şeklinde ki ilk bölüm de dikkat edeceğiniz hususlar, başta kontroller ve dövüş sistemi olacaktır. Benim dikkatimi çeken asıl şey, kontrollerin ara ara sapıtmaya müsait bir yapısı olduğuydu. Doğru bir gözlemdi, çünkü oyun ilerledikçe zaman zaman hakimiyette zorluklar yaşamaya başladım. Yine de alışma meselesi olduğundan çileden çıkaracak bir durum değildi. Oyunun başlarında yapbildikleriniz, temel tırmanış ve kılıç sallama hareketlerinden ibaret oluyor. Daha sonraları upgrade sistemi ile çeşitli büyüler ve güçler elde ediyorsunuz. Prince artık eskisi gibi zamanı geri sarabiliyor, birbirinden farklı büyüler ve güçlere de sahip olabiliyor. Oyunun temel oynanış tarzını kavradıktan sonra yavaş yavaş açılmaya başlayan hikaye de ilerleyişe devam ediyorsunuz. Oyunda dikkatinizi çekecek olan şeylerden biri de orb'lar olacak. Kırmızı, mavi ve sarı renkli orb'lar sayesine güçlerinizi yükseltebiliyorsunuz. Kırmızı orb'lar sağlık barını doldurmaya yarıyor, sarı orb'lar ise upgrade yapmak için gerekiyor. Son olarak mavi orb'lar sayesine zamanı geri alma veya büyü kullanma gücünü dolduruyorsunuz.
Upgrade sisteminden biraz bahsetmek isterim, Select tuşu ile ulaşabileceğiniz upgrade menüsün de sahip olabileceğiniz ve yükseltebileceğiniz güçler mevcut. Başlangıçta yükseltilebilecek iki seçenek var, bunlardan biri büyü kullanmaya ve zamanı geri sarmaya yarayan güç, diğeri ise sağlık. Sağlık upgrade'i tahmin edebileceğiniz gibi, sağlık bar'ının büyümesini sağlıyor. Bunların haricinde, bir kaç çeşit büyü gücü alabilir ve kılıcınızı güçlendirebilirsiniz. Upgrade'in en beğenmediğim yanı, yeni yeni kombolar alamıyor olmanız. Zaten bir süre sonra kendini tekrar eden dövüş sistemi ve aksiyon sahneleri, kombo yetersizliği yüzünden sıkıcı bir hal alabiliyor. Oyun mekanik olarak eskilerle aynı ama bazı farklılıklar da var. Dövüş sisteminin eski oyunlara göre biraz daha değiştirilmiş olması gibi. Aksiyon sahnelerinde üzerinize saldıran yaratıklara göre taktikler geliştirebiliyorsunuz. Mesela iri cüsseli bazı yaratıkların üzerinize koşup sizi ezmeye çalışmasını onun alehine çevirebilirsiniz. Daire tuşu ile takla atarak darbelerden kaçabiliyorsunuz, bu tarz yaratıkları da ani kaçışlarınız ile duvara çarptırabilirsiniz mesela. Ama genel olarak saldıran tüm düşmanlar, etrafınıza toplanıp üzerinize çullanmaya çalıştığı için kılıç sallamaktan başka pek birşey yapamıyorsunuz.
DEĞİŞİM ARAYIŞI
Oyun da gerek aksiyon gerekse macera unsurlarında basitleştirmelere gidilmiş. Mesela önceki oyunlar da ince tahtalar üzerinde yürürken denge sağlamanız gerekirdi, şimdi ise gayet rahat bir şekilde özel çaba sarf etmeye gerek kalmadan her ortamdan yağ gibi akabiliyorsunuz. Yeni jenerasyon da her yapımcının izlediği bir yoldur bu tür basitleştirmeler. Çünkü artık oyunların türü ne olursa olsun akıcılığa ve tempo'ya önem veriyorlar. Tabii bu gereksiz politika yüzünden çok sevdiğimiz oyunlar özünden sapıyor gidiyor.
Prince of Persia'da bu tür değişimlerden nasibini alan bir yapım. Oyunun görsel teknik yönlerinden de biraz bahsedelim. Öncelikle ses efektlerine değinmek istiyorum. Müzikler çok iyi olmasa bile yerinde ve doğru kullanılan ses efektleri zaman zaman yakaladığınız PoP atmosferini baltalamıyor ve abartılı efektler kullanmıyor. Fakat görsel anlamda bu kadarcık başarıyı bile yakaladığını söyleyemem. Grafikleri çok kalitesiz görünüyor, öyle ki; yalnızca su yüzeyindeki yansımalar göze güzel görünüyor o kadar. Onun haricinde ne kaplamalar, ne ışıklandırmalar ne de diğer görsel efektler tatmin edici değil. Özellikle de o büyüleyici CGI giriş videosunun ardından grafiklerin inanılmaz düşen kalitesi göz ardı edilemez. Bana kalırsa yeni Prince oyunu da aceleye getirilmiş bir yapım. Belki yapımcıların tek amacı, seri'yi özüne çevirelim de kendimizi bir kez daha hatırlatalım olmuştur. Belki bundan sonra atacakları adımda PoP oyunları arasında devrim yapamayacaktır ama en azından serinin özüyle güzel olduğunu kendileri de anladılar. Benim size tavsiyem ise, PoP oyunlarının takipçilerindenseniz zaten düşünmeden bu oyunu da alın. Her ne kadar kaliteyi yükseltememiş bir yapım olsa da, özlediğiniz Prince atmosferini zaman zaman yakalayabileceksiniz. Eğer ki macera aksiyon oyunlarını pek sevmiyorsanız, zaten PoP oyunlarınında eski bir takipçisi değilseniz oynamamakla birşey kaybetmeyeceğiniz bir yapım olduğunu unutmayın.
Değerlendirme:
Genel: 7.0
Grafik/Ses: 6.9
Eğlence/Atmosfer: 7.0
Artılar: Zaman zaman eğlendiriyor, yeni özellikler ve upgrade sistemi.
Eksiler: Görsel olarak hiç tatmin edici değil, hala tam olarak özüne dönememiş bir yapım.
Konu: Prince of Persia: The Forgotten Sands İnceleme 
